İçe Kapanık İnsanlar


İÇ DÜNYANIZ MI YOKSA DIŞ DÜNYANIZ MI DAHA ZENGİN ?

Genelde, aileler, çocuklarının toplum içinde girişken ve konuşkan olması için baskı yaparlar. Ancak psikologların artan şekilde kabul ettiği bir kurama göre, insanlar doğuştan içe kapanık veya dışa dönük olarak dünyaya geliyor.

Time dergisine göre, “ABD’de yayımlanan sayısında bu konuya yer verdi. Tahminlere göre, insanların yüzde 30’u içe kapanık oluyor ve İçe kapanıklık, utangaçlıktan farklı kabul ediliyor.”

İçe kapanık insanlar, daha az arkadaşa sahipler, ancak bu ilişkileri daha derin ve tatmin edici oluyor. Aynı zamanda, dışa dönüklere göre daha dikkatli oluyorlar, bu da daha fazla düşündükleri ve daha akıllıca kararlar aldıkları anlamına geliyor. İyi birer dinleyici olmaları onları iş dünyasında daha iyi liderler haline getiriyor. En büyük özelliklerinden biri de iyi konsantre olabilmeleri ve yalnız çalışabilmeleridir. Bu özellikleri sayesinde yeni fikirler bulabiliyor ve bir yetenek üzerinde uzmanlaşabiliyorlar.

Araştırmalara göre içe kapanıklar, diğerlerine göre yüzde 28 oranında daha az finansal risk alıyorlar. Bu da hem iş dünyası hem de politikada başarılı olmalarını sağlıyor.

Bilmemiz Gerekenler: (Yanlış Bildiklerimiz)

1. İçe dönükler UTANGAÇ değillerdir.

Utangaç, genel olarak sessiz ve toplum içinde açılmayan insanlar için kullanılan terimdir. Gerçekte, içe kapanık birisi yalnız olmaktan enerji alan ve enerjisi diğer insanların yanında olmakla tükenen birisidir. İçe dönük olmak diğerlerinden korkmak anlamına gelmez. Bu daha çok içsel bir enerji değişimidir, içe dönük insanın etrafında onun konfor bölgesine henüz kabul edilmemiş insanlar olduğu zaman meydana gelir.

2. İçe dönükler KENDİNİ BEĞENMİŞ (KİBİRLİ) DEĞİLDİR.

Bu, içe dönük birisi için insanı kamçılayan bir durumdur. İçe dönük insan için kendini bir grup insan içine dahil etmek veya rastgele bir konuda konuşma başlatmak neredeyse imkansızdır. Bu içe dönüklerin kendilerini diğerlerinden üstün gördüğü anlamına gelmez. Bu sadece onların bu gibi durumlarda rahat edemedikleri anlamına gelir.

3. İçe dönükler SOSYAL OLMAYI SEVER.

Arkadaşlar arasında rahat bir durumda iken, ki bunlar enerjiyi artırır, içe dönükler yüksek sesli ve çok eğlenceli olabilirler. Aslında doğru grupla sosyalleşmek bir sürü olumlu enerji sunabilir.

4. İçe dönükler ÇOK İYİ BİR GÖZLEMCİDİR.

İçe dönük bir insanın zihni çok güçlüdür ve çoğu zaman, bir durum hakkında çok fazla düşünür.

—————————–

Bir daha ki sefere, birisiyle karşılaştığınız zaman, hatta bir çocukla bile, utangaç veya kibirli olduğunu düşünürseniz, bu önyargınız hakkında iki kere düşünün!!! Hepimiz farklıyız, anlaşılmaya ihtiyacımız var. Eğer siz de içe dönük bir insan olduğunuzu düşünüyorsanız, bence eksik değil özelsiniz, tıpkı herkes gibi 😉

Unutmadan, İş hayatının en yaratıcı fikirleri İçe Kapanık İnsanlarındır.
Mohandas Gandi (Devrimci)
Steve Jobs (Apple CEO)
Warren Buffett  (İşadamı)
Bill Gates (CEO)
Hillary Clinton (ABD Dışişleri Bakanı)

 s-8680a030758ce2991079f17d0d14a68b2078aaec (1)

Kaynak: mindbodygreen.com
Time Magazine
habertürk.com

Alışveriş Arabası – Müşteri Deneyimi

20. yy başlarında otomobil ve ev tipi soğutucuların piyasada belirmesiyle birlikte, süpermarket sahipleri bir sorunun farkına vardılar; Taşıma problemi”. Müşteriler, tek seferde daha fazla yiyecek almak istiyordu, ama bunları kucaklarında taşıyarak mağazayı gezmeleri oldukça zordu. Günümüzde çözüm gayet basit… Ama 1930’lardan önce, dükkanlarda müşterilerin sepetle dolaşmalarını sağlamaktan başka yapabilecek bir şey yok gibi görünüyordu.

1930’ların başlarında, market arabasına benzer bir çok tasarım denendiyse de, 1937’de Amerikalı işadamı Sylvan Goldman‘ın tasarladığı katlanabilir market arabasına kadar kayda değer bir gelişme yaşanmadığını söylemek yanlış olmaz. Goldman, küçük çocukları olan annelerin, o dönem dükkanlarda kullanılmakta olan küçük sepetlerle çok zorlandıklarını fark etti. Goldman, bu problemi çözmek için, mağazayı dolaşarak sepeti dolu müşterilerin sepetlerini taşımaya yardım edecek görevliler işe aldı.

Bu çözüm pek etkili olmadı.

Birden, herkes marketlerde ürün taşımayı kolaylaştıracak yollar üzerinde çalışmaya başladı. Tekerlekli sepetlerin yararlı olacağı konusunda herkes hemfikirdi. Her yenilikte olduğu gibi, ortaya bazısı harika, bazısı rezil-berbat 😀 yüzlerce tasarım prototipi çıktı…Tasarımların birçoğunda göze çarpan hata, alışveriş arabalarının çok yer kaplamasıydı. Dolayısıyla da kullanımları için, daha geniş park alanlarına gerek vardı.

Goldman’nın tasarımı, alışveriş arabalarının saklanmasını kolaylaştırıyordu. 4 Haziran 1937’de reklam kampanyası ile mağazanın açılışını yaptı. Reklam filminde bir kadın alışveriş sepetini taşımakta zorluk çekiyordu ve şöyle diyordu: Bu yeni! Bu sansasyonel! Artık sepet taşımaya son!”.Ancak reklamda alışveriş arabası gösterilmiyordu. Müşterilerin nasıl bir şey olduğunu görmeleri için Goldman’nın dükkanlarına gelmeleri gerekiyordu.

Goldman’ın alışveriş arabaları hemen popüler olmadı. Ona göre erkek müşteriler, erkeklik gururunu yenemedikleri için arabayı kullanmayı reddediyorlardı (Erkekler, kendilerini alışveriş sepetlerini taşıyacak kadar güçlü görüyorlar, arabaya ihtiyaçlarının olduğunu düşünmüyorlardı 😀 ). Kadınlara göre ise market arabası denen şey, bebek arabasından farksızdı. Dolayısıyla pek de işlerini kolaylaştırmıyordu. Ama Goldman bu problemi de hızlıca halletti. Öncelikle kadınlardan ve maço görünümlü erkeklerden oluşan bir ekibi işe aldı ve onlardan tüm gün mağazasında yeni alışveriş arabasıyla gezmelerini istedi. 

Bütün bunlar işe yaradı ve yıllarca çalışsa bile ancak yetiştirebileceği kadar çok sipariş aldı. Aynı zamanda, market arabaları dükkanlarına daha çok müşteri gelmesini de sağlıyordu. Çünkü, müşteriler bir seferde, öncesine kıyasla daha çok şey alabiliyorlardı  (Yöntem basit: Problemin belirlenmesi, Tasarım, Pozitif Müşteri deneyimi ve Kar)

Sonuç:
Tarihte ilk alışveriş arabasını Goldman yapmadı, ilk arama motorunu da Google yapmadı. Ama her biri kendi dönemlerinin müşteri ihtiyaçlarını iyi analiz ettiler ve deneyimleyecek müşteriler için en mükemmel çözümü ürettiler. (Google’un daha iyi sonuç getiren Spiders algoritması, Goldman portatif daha az yer kaplayan alışveriş arabası…) Bilirsiniz en iyi öğretmen sadece konuyu en iyi bilen değil, aynı zamanda en iyi anlatabilendir. Sizin tasarımınız sadece müşterinin sorununu çözmemeli, aynı zamanda pazardaki alternatiflerinden daha etkili müşteri deneyimi sunmalıdır. Örneğin bugün İnternet Bankacılığı, geleneksel şubenin yerini almışsa geleneksel şubeden daha hızlı ve kullanışlı olmasındandır. Dolayısıyla sizin bundan sonraki yeni ürününüz, İnternet bankacılığından daha hızlı, daha güvenilir ve daha müşteri odaklı olmak zorundadır. Tersi başarısız olur. Ogilvy dediği gibi: Tüketici moron değildir; karınızdır. Herhangi bir şeyi satın almak için onu sade bir slogan ve bir kaç sıkıcı görselin ikna ettiğini zannetmek, onun zekasını aşağılamaktır.”  (Yayın yasağından dolayı örneğime devam etmiyorum 😉 )

roller-basket_zpsz29hwkzu

Ey Zahit Şaraba Eyle İhtiram

Edib Harabi -Ey Zahit Şaraba Eyle İhtiram

Ey zahit şaraba eyle ihtiram
İnsan ol cihanda bu dünya fani
Ehline helaldir naehle haram
Biz içeriz bize yoktur vebali

Sevap almak için içeriz şarap
İçmesek oluruz duçar-ı azap
Senin aklın ermez bu başka hesap
Meyhanede bulduk biz bu kemali

Kandil geceleri kandil oluruz
Kandilin içinde fitil oluruz
Hakkı göstermeye delil oluruz
Fakat kör olanlar görmez bu hali

Sen münkirsin sana haramdır bade
Bekle ki içesin öbür dünyada
Bahs açma harabi bundan ziyade
Çünkü bilmez haram ile helali
—————————————————-

Bu dizelere kulağınız yabancı olmasa gerek, eminim orada burada kafede ya da en azından Erkan Oğur dan  bir yerden denk gelip dinlemişsinizdir. Yazıldığı dönemden dolayı içinde Osmanlıca kelimeleri fazlasınca barındırıyor. Dizeleri bütün olarak pek anlamadığımızdan olsa gerek daha çok kelime ve kelime grubu halinde işimize geldiği gibi anlıyoruz. Özellikle kırmızı bold olarak gösterdiğim kısımlara içen arkadaşların daha çok söylediğine tanık olurken işin aslı çok farklıymış arkadaşlar :)…. Aslında Ey Zahid Şarabı tasavvufi bir müziktir. İçki içerken tasavvuf müziği söyleyen tek millet bizizdir diye düşünüyorum 😛  Zaten kırmızı dışında kalan her bir dize size bu tadı verdirtiyor.  Sözlerin anlamı aşağıdaki gibi….

Ey zahid ilahi aşkın cezbesine saygılı ol
Olgun insan ol, bu dünyadaki her şey geçicidir
Bu ilahi aşkın lezzetini herkes anlayamaz
Anlamayan için yasak olabilir ama anlayana serbesttir

Allah’a layık kul olmak için ask şarabından içeriz
Eğer ilahi asktan uzak kalırsak o zaman azap içinde oluruz
Senin buna aklin ermez bu manevi bir bakıştır
Dergâhtaki eğitimle biz bu olgunluk seviyesine ulaştık

Kandil geceleri ilahi aşkın cebesine tutuluruz (cezbe demek
İstemiş Herhalde burada arkadaşlar)
Kandilin içindeki fitil gibi Allah aşkıyla yanarız
Allah’ın yüceliğini göstermek için aydınlatıcı oluruz
Fakat gönül gözü açık olmayanlar bunu anlayamazlar

Bu sözlerimi inkâr ettiğin için bunlar sana yasaktır
Allah’ın yüceliğini burada anlamayan ahirette de anlayamaz
Ey harabi bundan fazlasını burada açıklama
Çünkü onlar senin sözlerindeki inceliği anlayamazlar